Çocuğunuz için size ve eşinize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Mela İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Mela isminin anlamı: İtalyanca “elma” anlamına gelir. Sanskritçe ‘toplama’ veya ‘karşılamak’ ya da ‘adil’ anlamına gelir.. Mela ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Karadeniz İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Karadeniz isminin anlamı: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz. Karadeniz ismi Türkçe kökenli bir Erkek ismidir.
Meliz: 1. Bal, tatlı şey, sevgili, can. 2. Bal arısı. 3. Çayır, çayırlık. 4. Oğul otu. - bk. Melis.
Kamila: Mükemmel
Kayla: Pür, saf, katıksız Kötülükten uzak, masum.
Kala: 1. Kale, hisar. 2. (T.) Atmaca.
Melis: 1.Bal arısı2.Oğul otu.3.Bal,tatlı şey
Melanie: siyah, koyu renk
Melisa: 1.Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu. Baklagillerden, yaprakları liomu andıran kokulu bir bitki.2. Yunan mitolojisinde geçen bir rahibenin adı
Asuela: Asu ve Ela isimlerinin bir araya gelmesi ile oluşmuştur.
Melissa: 1.Bir tür kokulu, otçul bitki, oğul otu. Baklagillerden, yaprakları liomu andıran kokulu bir bitki.2. Yunan mitolojisinde geçen bir rahibenin adı
Meleknaz: Terbiyeli, uysal, nazlı kadın.
Melora: Marx Engels Lenin Ekim Devrimi
Melinda: bal
Melekşah: Terbiyeli, uysal, güzel kadın.
Ismaela: Tanrı duyacak
Meliha: Güzel, Şirin
Melba: Latin ince, yumuşak, ebegümeci (çiçek)
Melpomene: trajedi ilham perisi
Melanthe: Arkadaş
Raphaela: Tanrı bizimle
Rafela: Şifacı.
Melike: Kadın hükümdar. 2. Padişah karısı.
Melina: “Bal” anlamına gelmektedir.
Sela: Taş
Melita: hayata küsmüş
Melekper: Melek kanatlı.
Servela: Güzel tanrıça
Estrela: Bir yıldız
Meleknur: Terbiyeli, uysal, güzel kadın.
Meliz: 1. Bal, tatlı şey, sevgili, can. 2. Bal arısı. 3. Çayır, çayırlık. 4. Oğul otu. - bk. Melis.
Emanuela: Tanrı bizimle
Melin: Suda açan çiçek / ekleyen : Yağmur USLU
Evangela: iyi bir haber getirir
Daniela: Tanrı benim yargıçtır
Melda: İnce ve taze vücutlu
Amiela: Allah'ın insanlar
Ela: Sarıya çalar kestane rengi
Melanya: rastlama, karşılama
Yovela: Mutluluk
Nataniela: Yahve hediye
Canela: Ela gözlü sevimli, candan ve şirin kimse.
Melodi: Ezgi, müzik parçası
Mela: İtalyanca “elma” anlamına gelir. Sanskritçe ‘toplama’ veya ‘karşılamak’ ya da ‘adil’ anlamına gelir.
Melahat: Güzellik, güzel yüzlülük, yüzünde tatlı ifade olmak
Melaney: siyah
Melekru: Melek yüzlü.
Meltem: Yazın, karadan denize doğru esen mevsim rüzgarı
Melek: Nurdan yaratılmış, fıtratları sâfi, masum mahluk. * Güzel huylu ve güzel olan kimse. Kaynak : Osmanlıca Sözlük. 2.Allah ile insanlar arasında aracılık yapan manevi yaratık.
Gabriela: Tanrı bizimle
Meleksima: Melek yüzlü kadın. Çok güzel yüzlü olan. Melek ve Sima isimlerinin bir araya gelmiş hali. Bkz: Melek ve Sima
Melzar: dar bir yer ya da bir bağ sünnet
Melikhan: Hükümdar.
Melkum: Şafakı selamlama
Melchi: benim kral, benim tavsiyem
Melesio: Düşünceli, dikkatli
Melik: Hükümdar, han
Melen: İşlenmemiş, kıraç toprak.
Melchi-Shua: Kral sağlığı, güzel kral
Melancton: siyah çiçek
Melkon: Güneşi karşılama, güneşi selamlama
Melchiah: Tanrı Kral
Nyela: başarılı olacak bir
Melikşah: Alp Arslan’ın oğlunun ismi,İran’da hüküm süren Türk Selçuklu hükümdarlarının üçüncüsü ve en büyüğünün ismidir.Kendisi ilime ve edebiyata çok önem vermiştir.
Melos: Şarkı
Melih: Güzel, şirin
Melchizedek: (My) Kral (Tanrı) doğru, doğruluk olduğu
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
İldeniz: Ülkenin denizi.
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Güniz: Günün başlangıcını belirleyen görüntü
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karmelita: Rab `ın bağ
Karissa: Okşamak
Güldeniz: Deniz gibi coşkulu güzel.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Kariina: bulundu
Beniz: Güzel yüzlü. Yüz, yüz rengi.
Gülbeniz: Gül yüzlü.
Aybeniz: Ay gibi güzel yüzü olan.
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Karisa: çok sevgili
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Aldeniz: Kızıl renkli deniz.
Karis: Grace;
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Karine: övme
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Karnaim: boynuzları
Karima: Noble, cömert
Şendeniz: Sevinç ve neşeye boğulan, çok neşeli.
Karmit: Rab `ın bağ
Karessa: çok sevgili
Karadut: Siyah renkli dut.
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Biniz: Binlerce iz.
Karyan: karanlık bir
Karakız: Esmer kız.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Gökdeniz: Çakır gözlü kimse.
Karsten: İsa şöyle bir
Karaşın: Esmer.
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karatün: Karanlık gece.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karlu: Karlı.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Kareem: Cömert
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Gündeniz: Deniz gibi coşkun bir biçimde etrafına ışık ve aydınlık saçan
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karaduman: Siyah duman.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Akdeniz: Kuzeyde Avrupa, doğuda Asya, güneyde Afrika ile kuşatılan deniz.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karasu: Ağır akan su.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Ufukdeniz: Ufuk ve deniz.
Karpos: Kâr
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karmel: Bağ
Karatekin: Esmer kimse.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Toydeniz: Çok genç ve deneyimsiz kimse.
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Karlık: Kar kuyusu.
Karaçar: Kötü ruhlar.
Kartay: Yaşlı, pir.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karim: cömert
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Bozdeniz: Dalgalı deniz.
Karındaş: Kardeş.
Erdeniz: Deniz gibi coşkulu kimse.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Karacan: Esmer kimse.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.