İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Sandine isminin anlamı: insanların koruyucusu. Sandine ismi İngilizce kökenli bir Kız ismidir.
Sandine İsminin Anlamı Nedir? Sandine İsminin AnaliziArmine: İbranice isim.(bkz. Emine).
Sherine: Düz
Muine: Yardım eden, yardımcı.
Hazine: 1. Altın, gümüş, mücevher gibi değerli eşya, servet. 2. Büyük bağlılık duyulan, değer verilen kimse.
Saniyah: parlaklık, Brillance
Jensine: Tanrı'nın uzlaştırılması
Sanevber: 1. Çam fıstığı ağacı veya kozalağı. 2. Sevgilinin boyu posu.
Sakine: Oynamayan, kımıldamayan, durgun
Tahsine: 1. Beğenme, alkışlama. 2. Güzelleştirme.
Ferzine: Bayan vezir
Egine: Güneşe özlem
Delfine: yunus
Madelaine: Magdalena varyantı
Josephine: katma
Saniyya: Eski (Navajo)
Ambrosine: Ilahi
Koline: saf
Joyceline: ay görmek için bir neşeli, mutlu
Türkine: Türk gibi güzel.
Evangiline: iyi bir haber getirir
Sanaa: Parlaklık, Radiance
Kine: Minyon tipli bayan
Jaine: Merhametli olan Tanrı
Sanemnur: Put gibi güzel ve parlak kadın.
Muhsine: İyilikte, bağışta bulunan, ihsan eden.
Delphine: yunus
Sheine: Temiz Görüntü
Aysine: (aysi:ne)
Narine: Kadın,hanım
Mübine: 1. İyiyi ve kötüyü ayıran. 2. Açık, besbelli.
Sanavber: 1. Çam fıstığı ağacı veya kozalağı. 2. Sevgilinin boyu posu. - bk. Sanevber
Mihine: Büyük, ulu.
Karine: övme
Bihine: En iyi, çok iyi, seçkin.
Sania: Yapan, işleyen, meydana getiren. Sanat eseri yaratan.
Sanal: "Adın duyulsun, ün kazan" anlamında kullanılan bir ad.
Sanam: Sevgili, Mistress
Emine: (Ar.) Ka. - 1. Arapça’daki Amine kelimesinin Türkçeleştirilmiş şeklidir. 2. Peygamberimizin annesi,inanılır güvenilir
Rekine: 1. Gururlu, ağırbaşlı. 2. Saygın yüce, yüksek.
Semine: Çok değerli. - bk. Semin
Sana: Splendor, parlaklık
Sanem: Put, put kadar güzel, çok güzel
Sannur: Nurlu, ışıklı, güzel olmasıyla tanınan.
Şahine: Şahin gibi kadın. Öşür memuru (Osmanlı döneminde tarım vergilerini alan memur).
Nerine: deniz Nereid bir
Adine: Savunmasız
Mine: Maden eşya üstündeki renkli sır tabakası
Nursine: Işıklı, aydınlık göğsü olan.
Madeline: Magdala, yükselmiş biri, bir yüksek kuleden Kadın
Aikaterine: kutsal
Sine: 1. Göğüs. 2. Gönül, yürek. 3. İç, derinlik.
Alline: Noble, samimi, rakip kuş,
Fatine: Zeki, akıllı, anlayışlı, kavrayışlı kimse.
Sekine: 1. Sakin olma, dinlenme. 2. Gönül rahatlığı, huzur, erinç. 3. Din görevlerini yerine getirmekten doğan sevinç ve huzur.
Seraphine: asil, yanan
Amhrosine: Ölümsüz
Sanay: Ay gibi güzel, ayı anımsatacak kadar güzel.
Define: 1. Toprak altına gömülerek saklanmış para veya değerli şeyler. 2. Değerli, önemli, az bulunur nitelikte kimse.
Micheline: Hangi
Saniha: Çok düşünmeden doğan iyi ve güzel düşünce veya bu düşünceleri doğuran zekâ.
Katharine: Saf
Nanine: Merit, tarzı. Anne varyant
Amine: 1. İnanılır, güvenilir. 2. Sakıncasız, tehlikesiz. 3. Yüreğinde korku olmayan, korkusuz. bk. Emine
Edeline: Born asalet
Zemine: Yer, yeryüzü. Temel, dayanak. Konu, tema. NOT: Zemine ismi Farsça Zemin isminin “e” eki alıp kız ismi olarak söylenişidir.
Saniye: Dakikanın 60’ta biri süresinde zaman birimi
Jarine: Boer
Malvine: Yumuşak
Mümine: 1. Tanımış, iman etmiş. 2. İslam dinine inanmış, Müslüman.
Metine: Sağlam, dayanıklı, güçlü.
Madeleine: Magdala Kadın
Sanver: "Ünlendir, meşhur et, tanıt" anlamında kullanılan bir ad.
Sanasar: Ebediyetin gücü
Sanat: Bir duygunun, tasarının, güzelliğin anlatımında kullanılan yöntemlerin tümü veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık. Ustalık, hüner, beceri. Yetenek.
Sanalp: Ünlü, meşhur yiğit.
Sanih: Zihin ve düşüncede oluşup çıkan, fikre doğan.
Sanşın: Erkek, yiğit.
Sanbay: Ünlü, tanınmış, ün yapmış kimse.
Sani: 1. Yapan, işleyen, meydana getiren. 2. Yaradan. 3. İkinci. 4. Tanrı adlarındandır.
Sancarhan: Yenen, üstün gelen hükümdar.
Sancar: 1. Kısa kama. 2. Saplayan, batıran, yenen.
Sancaktar: Sancak taşıyan veya muhafaza eden kimse.
Sanduç: Bülbül.
Santur: Kutsal ışık
Sanaç: Dağarcık.
Sanson: Güneş `kocası
Saner: Ünlü, tanınmış kimse.
Sanak: 1. Kısa zaman, az süre. 2. Fikirsiz, düşüncesiz.
Sancak: Alay bayrağı.
Sançar: 1. Kısa kama. 2. Saplayan, batıran, yenen. - bk. Sancar
Sanlı: Ünlü, tanınmış kimse.
San: 1. Dilek, istek, arzu. 2. Şöhret, ün. 3. Nişan, alamet, iz.
Sanberk: Gücüyle, kuvvetiyle tanınan kimse.