İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Salkın isminin anlamı: 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr. Salkın ismi Türkçe kökenli bir Erkek ismidir.
Salkın İsminin Anlamı Nedir? Salkın İsminin AnaliziSalise: Üçüncü.
Salime: Eksiksiz, sağ, sağlam
Salus: Sağlıklı
Salima: sağlıklı, sağlam
Salimah: güvenli, sağlıklı
Saleema: Sağlıklı, Korumalı
Salwa: Teşvik, konfor, Comfort, aydınlatma
Balkın: Parıldayan, parlak.
Saltanat: Sultanlık, hükümdarlık.
Sallie: prenses
Salınbike: Salınan, nazlanan kadın.
Salkım: 1. Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. 2. Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu. 3. Akasya.
Salıkbike: Tavsiye edilen, beğenilen kadın.
Saliha: İyi, yarar, yetkili, hakkı olan
Salaman: Barış
Özarkın: Özü yavaş, sakin olan kimse.
Kın: Bıçak, kılıç gibi kesici araçların kabı.
Salâhi: İyilikle, barışla ilgili.
Çalkın: Alev.
Saldam: Ciddilik, ağırbaşlılık.
Sakın: "İhtiyatlı, temkinli ol, kendini koru" anlamında kullanılan bir ad.
Taçkın: Gurur.
Salâhattin: bk. Selâhattin
Çakın: 1. Şimşek, kıvılcım. 2. Mavi gözlü.
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
Alpkın: Yiğit, cesur, yürekli kimse.
Alkın: (Türkçe)1. Sevdalı, âşık, vurgun. 2. Fakir, zayıf.
Özkın: Özü kın gibi korucucu, saklayıcı olan.
Taşkın: Taşmış durumda olan, aşırı
Özakın: İçten gelerek yapılan akın.
Salmon: huzurlu, mükemmel, o ödülleri
Salık: 1. Haber, bilgi. 2. Tavsiye.
Salkın: 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr.
Salâh: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık.
Saltuk: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Saltı: Gezgin, yolculuk eden.
Sala: Sırayla ekimde, köyce ekime ayrılan yer.
Akın: Hızlı bir biçimde düşmana yapılan saldırı
Salathiel: er ya da tanrı ödünç
Salan: 1. Otlak, mera. 2. Dinlendirilen tarla, toprak.
Salam: Barış
Sarpkın: Güçlü, kuvvetli kimse.
Sallai: Bir yüceltilmesi bir sepet
Işkın: Filiz, sürgün.
Salih: İyi, yararlı, yetkili
Yalkın: 1. Serap, ılgın. 2. Alev. - bk. Yalgın
Sallu: Bir yüceltilmesi bir sepet
Barkın: Gezgin, Seyyah, Sürekli gezip dolaşan
Aykın: Çok konuşan.
Erkın: Çalışkan kimse.
Baskın: 1. Kısa süreli beklenmedik saldırı. 2. Üstün.
Sal: 1. Bir tür ilkel ırmak veya deniz taşıtı. 2. Boy. 3. Yel, rüzgâr. 4. Büyük sarp kaya. 5. Kıyı, kenar.
Saltukalp: Özgür yiğit.
Okakın: Oklarla yapılan saldırı.
Arkın: Yavaş, ağır, sakin, gelecek yıl.
Salıkbey: Tavsiye edilen bey.
Gürakın: Fazlaca yapılan akın.
Salur: 1. Kılıç. 2. Oğuzların Üçok boyuna bağlı bir Türk kabilesi.
Salâr: Başkumandan, başbuğ, önder.
Kapkın: Uygun, düzenli.
Salurbay: Eli kılıç tutan bey.
Salem: Barış Mirası
Saltık: 1. Kendi başına var olan, bağımsız, koşulsuz, mutlak. 2. Salıverilmiş, bırakılmış, azat edilmiş, özgür.
Salcan: Coşkulu, taşkın yaradılışlı, hareketli olan kimse. - bk. Selcan
Salgur: Saldıran, saldırgan.
Salis: Üçüncü.
Saloman: Huzurlu
Salman: Özgür, hür
Saladin: imanla kurtuluş