Çocuğunuz için size ve eşinize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Sidelya İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Sidelya isminin anlamı: Yıldız çiçeği. NOT: Sidelya ismi internet ortamında cennet açan çiçek anlamında geçmektedir ancak bu bilgi kesinlikle yanlıştır. Ne Kuran’da nede hadislerde böyle bir bilgi yoktur. Tamamen uydurmadır.. Sidelya ismi Bilinmiyor kökenli bir Kız ismidir.
Karadeniz İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Karadeniz isminin anlamı: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz. Karadeniz ismi Türkçe kökenli bir Erkek ismidir.
Kamelya: Çaygillerden, pembe ya da beyaz çiçek açan bir bitki
Sidony: Noble (Asalet)
Hülya: Kuruntu, hayal
Anatolya: Anadolu. Küçük Asya. Anadolu yarımadası. Yunanca “Anatolia, güneşin doğduğu yön”.
Ulya: Çok yüce, en yüce.
Açelya: Fundagiller familyasından, kokusuz ama güzel renkli çiçek.
Dalya: Yıldız çiçeği.
Sidre: Cennetteki son ağaç. İnsanoğlunun bilim ve sanatta ulaşabileceği son nokta.
Gulya: Çiçek
Talya: Doğanın uyanışı, baharın müjdesi. Mitolojide doğanın ve hayvanların koruyucusu bir tanrıça. Mitolojide deniz tanrıçası (Antalya’ya adını veren tanrıça)
Eftalya: Bir dönemin ünlü gayrimüslim ses sanatçısı Denizkızı Eftalya’dan
Hulya: bk. Hülya
Galya: Tanrı itfa
Kamelya: Çaygillerden, pembe ya da beyaz çiçek açan bir bitki
Sidelya: Yıldız çiçeği. NOT: Sidelya ismi internet ortamında cennet açan çiçek anlamında geçmektedir ancak bu bilgi kesinlikle yanlıştır. Ne Kuran’da nede hadislerde böyle bir bilgi yoktur. Tamamen uydurmadır.
Sidonie: Noble (Asalet)
Sidal: Güç, kuvvet, dayanıklılık. Olgunlaşmaya, erginleşmeye başlayan. Öfkeli, sinirli.
Gedalya: Allah büyük yaptı
Elya: Rab Tanrı
Sidar: Dayanıklı, metin. Ağaç gölgesi.
Karnaim: boynuzları
Karissa: Okşamak
Karakız: Esmer kız.
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Karadut: Siyah renkli dut.
Güldeniz: Deniz gibi coşkulu güzel.
Şendeniz: Sevinç ve neşeye boğulan, çok neşeli.
Aybeniz: Ay gibi güzel yüzü olan.
Karyan: karanlık bir
Güniz: Günün başlangıcını belirleyen görüntü
Karine: övme
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Karmit: Rab `ın bağ
Gülbeniz: Gül yüzlü.
Karis: Grace;
Karima: Noble, cömert
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Karessa: çok sevgili
Karmelita: Rab `ın bağ
Aldeniz: Kızıl renkli deniz.
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Biniz: Binlerce iz.
Karisa: çok sevgili
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
İldeniz: Ülkenin denizi.
Kariina: bulundu
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Beniz: Güzel yüzlü. Yüz, yüz rengi.
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karim: cömert
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karsten: İsa şöyle bir
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Karındaş: Kardeş.
Toydeniz: Çok genç ve deneyimsiz kimse.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karamuk: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı.
Karmel: Bağ
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karatün: Karanlık gece.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Bozdeniz: Dalgalı deniz.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Ufukdeniz: Ufuk ve deniz.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karlu: Karlı.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karık: 1. Bağ ve bahçelerde sebze ekmek için ayrılan bölümler. 2. Karışık, karışmış.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Karatekin: Esmer kimse.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karaçar: Kötü ruhlar.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karpos: Kâr
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karaduman: Siyah duman.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Karaşın: Esmer.
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Gökdeniz: Çakır gözlü kimse.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Kareem: Cömert
Karlık: Kar kuyusu.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karacan: Esmer kimse.
Erdeniz: Deniz gibi coşkulu kimse.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Kartay: Yaşlı, pir.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Gündeniz: Deniz gibi coşkun bir biçimde etrafına ışık ve aydınlık saçan
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karasu: Ağır akan su.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Akdeniz: Kuzeyde Avrupa, doğuda Asya, güneyde Afrika ile kuşatılan deniz.