Çocuğunuz için size ve eşinize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Karen İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Karen isminin anlamı: Saf, arı, katıksız. İngilizce de katherine isminin kısaltılmışı olarak ta kullanılır. Yemen’de bir köy. Veysel Karani’nin köyünün ismi. Allahın sunduğu cennet meyvesi. (Kaynak bilinmiyor). Ok mahfazası. Burma’da yaşayan mongoloid insan topluluğuna ait; Karen halkından; bir bayan ismi.. Karen ismi İngilizce kökenli bir Kız ismidir.
Parla İsmiyle Uyumlu Tüm İsimler
Parla isminin anlamı: Parlamak fiilinin emir kipi, 3. tekil şahıs. Parla ismi Türkçe kökenli bir Kız ismidir.
Kala: 1. Kale, hisar. 2. (T.) Atmaca.
Gülderen: Gül toplayan, gülleri derleyen. Gül-deren.
Karine: övme
Karis: Grace;
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Yediveren: Yılda birkaç kez çiçek açan gül.
Gülveren: Gül veren.
Püren: 1. Kimi ağaçlarda, yapraklardan ayrı olarak süren ince yaprak. 2. Çalılık ve sık otlu yerler. 3. Sarı, kırmızı çiçek açan ufak yapraklı, arıların çok sevdiği bir tür ot. 4. Meşe ağacı filizi.
Nesteren: Ağustos gülü, yaban gülü.
Karmelita: Rab `ın bağ
Karima: Noble, cömert
Karessa: çok sevgili
Nurseren: Işık seren, aydınlık saçan.
Ecren: Ecir, ücret, mükafat, hediye, karşılık. Allah’ın hediyesi anlamını taşımaktadır. Kuran’da 3 ayette geçiyor. (Talak 5, Kalem 46, Müzemmil 20)
Siren: Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı.
Karmit: Rab `ın bağ
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
İmren: Görülen bir şeyi veya benzerini edinme isteği. Gıpta.
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Güleren: Gül gibi güzel olan dost.
Karadut: Siyah renkli dut.
Kariina: bulundu
Zeren: Anlayışlı, kavrayışlı, zeki.
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Güngören: Mutluluk, neşe içinde yaşayan.
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Dilderen: Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.
Yaren: Arkadaş, yakın dost.
Ayseren: Parlaklık, ışık saçan.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Iren: Barış
Karnaim: boynuzları
Güldüren: Mutlu eden, sevindiren.
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Günseren: Güneş gibi aydınlık, ışık saçan.
Nurveren: Işık, parlaklık, aydınlık veren.
Keren: Duymak
Peren: Ülker yıldızı.
Gülören: Gül-ören.
Gülseren: Gül toplayan,gül dağıtan
Deren: Derleyen, toplayan, ekini biçip toplayan.
Koren: bakire
Özderen: Derli toplu kimse.
Ceren: Halk ağzında "ceylan" anlamına gelir. Moğolca ceylan anlamına gelir.
Karyan: karanlık bir
Karissa: Okşamak
Seren: Yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
Karakız: Esmer kız.
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Beren: 1. Güçlü, kuvvetli. 2. Akıllı. 3. Tanınmış.4. Kadife kumaş.
Karisa: çok sevgili
Ayceren: Ay gibi güzel ve parlak ceylan.
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Demren: Ok, kargı gibi silahların ucundaki sivri demir. bk. Temren
Tezveren: Çabucak veren.
Karasal: Kara ile ilgili.
Karsten: İsa şöyle bir
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Temren: Ok, kargı gibi silahların ucundaki sivri demir.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karaşın: Esmer.
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karaçay: Bir Türk kavminin adı.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karacı: 1. Gönül alan. 2. Gözetleyici.
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Özveren: Özveride bulunan, fedakâr kimse.
Karlu: Karlı.
Güçeren: Güçlü yiğit.
Karatekin: Esmer kimse.
Karlık: Kar kuyusu.
Karmel: Bağ
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karatün: Karanlık gece.
Airen: Gücü Mountain
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Kareem: Cömert
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Eneren: Erenlerin en üstünü, değerlisi.
Karaduman: Siyah duman.
Karahan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Tanören: Şafak vaktinde de çalışan kimse.
Güneren: Güneş gibi aydınlık ve ışık saçan yiğit.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karaçelik: Kuvvetli, güçlü esmer kimse.
Karan: 1. Kahraman, yürekli. 2. Karanlık.
Karabay: Esmer, yağız kimse.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Canören: Gerçek dost olan.
Teceren: Becerikli, tasarruflu.
Aren: Kum tanesi, ağaç cinsi
Uzgören: Gerçeği önceden görebilen kimse.
Horen: Güneş
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karanbay: Kahraman, yürekli kimse.
Ayren: Gücü Mountain
Kartay: Yaşlı, pir.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Tezeren: Çabuk ulaşan.
Oren: Çam
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karındaş: Kardeş.
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Şeren: Çevik, tez canlı.
Karacan: Esmer kimse.
Doren: Hediye
Çağveren: Yeni bir çağ açan kimse.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Üngören: Tanınan, ünlü, meşhur.
Jaren: İsrail Jaron Modern varyant 'sevinç çığlığı.'.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Karasu: Ağır akan su.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Evren: Kainat, yaratılmışların tümü
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Alperen: Yiğit, cesur, yürekli kimse,bahadır.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karamut: Kara baht, kötü şans.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Elveren: Yardım eden, yardımcı olan.
Ünveren: Tanınmış, ünlü kimse.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Karabey: Esmer, yağız bey.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
İren: Özgür, hür.
Parlar: Işık saçan, ışıldayan, aydınlık veren.
Airla: ruhani
Parla: Parlamak fiilinin emir kipi, 3. tekil şahıs
Parlak: 1. Parlayan, ışıldayan. 2. Temiz. 3. Çok başarılı.
Burla: Gezmek, dolanmak. Üzüm salkımı. Savaşçı, cengaver kadın. Türk efsanelerinde, halk öykülerinde ve masallarında söylencesel kadın cengaver.
Parlanur: "Nur gibi parla, ışık saç" anlamında kullanılan bir ad.
Pars: Yırtıcı bir hayvan
Pardes: Orange Grove
Par: kaya
Paris: Paris, France
Parkev: ödül, tanrıların şerefine şarabın toprağa dökülmesi, toprağa dökülen şarap (kurbanla alakalı)
Paruyr: Helezon, Işıkla dolu
Parunak: Tanrının zerresi, Tanrı parçacığı
Parmenas: hangi kalır ya da kalıcı olarak
Partev: Hükümdar, çar, savaşçı