İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Karen isminin anlamı: Saf, arı, katıksız. İngilizce de katherine isminin kısaltılmışı olarak ta kullanılır. Yemen’de bir köy. Veysel Karani’nin köyünün ismi. Allahın sunduğu cennet meyvesi. (Kaynak bilinmiyor). Ok mahfazası. Burma’da yaşayan mongoloid insan topluluğuna ait; Karen halkından; bir bayan ismi.. Karen ismi İngilizce kökenli bir Kız ismidir.
Karen İsminin Anlamı Nedir? Karen İsminin Analiziİmren: Görülen bir şeyi veya benzerini edinme isteği. Gıpta.
Karnaim: boynuzları
Gülören: Gül-ören.
Peren: Ülker yıldızı.
Zeren: Anlayışlı, kavrayışlı, zeki.
Özderen: Derli toplu kimse.
Güldüren: Mutlu eden, sevindiren.
Karadut: Siyah renkli dut.
Karyan: karanlık bir
Karessa: çok sevgili
Karlyn: Freeman, adam, Ahbap
Seren: Yelken gerilmek üzere direğe çapraz takılan ağaç
Ecren: Ecir, ücret, mükafat, hediye, karşılık. Allah’ın hediyesi anlamını taşımaktadır. Kuran’da 3 ayette geçiyor. (Talak 5, Kalem 46, Müzemmil 20)
Deren: Derleyen, toplayan, ekini biçip toplayan.
Gülseren: Gül toplayan,gül dağıtan
Iren: Barış
Nurveren: Işık, parlaklık, aydınlık veren.
Karisa: çok sevgili
Karmen: Kırmızböceğinden elde edilen parlak kırmızı saydam boya ve bu boyanın rengi.
Karyağdı: Karlı günde doğan beyaz tenli kız çocuklarına verilen bir ad.
Karye: Köy. Kasabadan küçük olan yerleşim yeri. Kuran’da bir çok ayette geçmektedir (Örn: Bakara 58, 259).
Karaca: 1. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı. 2. Esmer.
Yediveren: Yılda birkaç kez çiçek açan gül.
Siren: Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı.
Gülveren: Gül veren.
Karsu: Kar suyu, baharda dağların zirvesinden eriyerek akan su.
Karima: Noble, cömert
Kareena: saf, masum, f arkadaşım
Beren: 1. Güçlü, kuvvetli. 2. Akıllı. 3. Tanınmış.4. Kadife kumaş.
Karsel: Karın erimesiyle oluşan sel.
Güngören: Mutluluk, neşe içinde yaşayan.
Karmit: Rab `ın bağ
Karis: Grace;
Yaren: Arkadaş, yakın dost.
Koren: bakire
Keren: Duymak
Püren: 1. Kimi ağaçlarda, yapraklardan ayrı olarak süren ince yaprak. 2. Çalılık ve sık otlu yerler. 3. Sarı, kırmızı çiçek açan ufak yapraklı, arıların çok sevdiği bir tür ot. 4. Meşe ağacı filizi.
Kardan: Kar gibi, ak, beyaz, temiz, saf.
Gülderen: Gül toplayan, gülleri derleyen. Gül-deren.
Karanfil: Güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi.
Ayseren: Parlaklık, ışık saçan.
Karmelita: Rab `ın bağ
Karakız: Esmer kız.
Karissa: Okşamak
Nesteren: Ağustos gülü, yaban gülü.
Dilderen: Sevgi toplayan, gönül alan, beğenilen.
Günseren: Güneş gibi aydınlık, ışık saçan.
Kariina: bulundu
Ceren: Halk ağzında "ceylan" anlamına gelir. Moğolca ceylan anlamına gelir.
Nurseren: Işık seren, aydınlık saçan.
Ayceren: Ay gibi güzel ve parlak ceylan.
Güleren: Gül gibi güzel olan dost.
Karine: övme
Çağveren: Yeni bir çağ açan kimse.
Kardeş: 1. Aynı ana babadan doğmuş veya ana babadan biri ayrı olan çocukların birbirine göre adı. 2. Çok yakın arkadaş, dost.
Karabulut: Koyu esmer renkte büyük yağmur bulutu.
Üren: 1. Kurak, susuz yer. 2. Şimşek. 3. Soy.
Eneren: Erenlerin en üstünü, değerlisi.
Kardelen: Karda yaşayabilen çiçek
Karun: Çok zengin kimse. Kur’an’da kendisinden çok zengin olarak söz edilen ve bütün mal varlığı bir anda yok olan kişi. Kuran’da Ankebut 24, Mu’min 39, Kasas 76 ve 79. ayetlerde geçer.
Kareem: Cömert
Karabet: Yakınlık, hısımlık, akrabalık.
Uzgören: Gerçeği önceden görebilen kimse.
Tören: Anma, kutlama gibi amaçlarla yapılan toplantı.
Karataş: Siyah taş, hacerülesvet.
Horen: Güneş
Elveren: Yardım eden, yardımcı olan.
Karabudun: Esmer milletten olan.
Karayağız: Koyu esmer kimse.
Karpos: Kâr
İren: Özgür, hür.
Kargınalp: Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.
Karabaş: 1. Hiç evlenmemiş erkek, bekâr. 2. Evlenmeyen rahip. 3. Kışa dayanıklı sert buğday.
Karayel: Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel.
Süeren: Güçlü, kuvvetli yiğit.
Karanalp: Kara yağız, kahraman yiğit.
Karakaya: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Alperen: Yiğit, cesur, yürekli kimse,bahadır.
Karaboğa: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karademir: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Kargı: 1. Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. 2. Kamış, saz.
Karakaş: Gür ve kara kaşları olan kimse.
Karabuğra: Deve gibi boylu boslu olan kimse.
Aren: Kum tanesi, ağaç cinsi
Karamürsel: 1. Marmara Denizi kıyılarında işleyen küçük teknelere verilen ad. 2. Marmara bölgesinde Kocaeli’nin ilçe merkezi.
Karaalp: Esmer, kara yağız yiğit.
Karadeniz: Türkiye´nin kuzeyindeki büyük deniz.
Karlu: Karlı.
Karasungur: Soğukkanlı, sakin esmer kimse.
Karatay: Anadolu Selçuklu devlet adamı.
Karhan: Tarihte bazı kavimlerde hanlara verilen san.- bk. Karahan
Karmel: Bağ
Öngören: İleriyi düşünerek, göz önünde tutarak davranan.
Karakalpak: Orta Asya´da yaşayan bir Türk boyu.
Karasüyek: Eski Türklerde soylular karşıtı olan halk katmanı.
Karacakurt: Yaşlı ve deneyimli esmer kimse.
Karaduman: Siyah duman.
Karim: cömert
Karsten: İsa şöyle bir
Karcan: Esmer kimse. bk. Karacan
Karaörs: Kuvveti, güçlü kimse.
Karaçar: Kötü ruhlar.
Doren: Hediye
Canören: Gerçek dost olan.
Karlık: Kar kuyusu.
Güçeren: Güçlü yiğit.
Üngören: Tanınan, ünlü, meşhur.
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Karakoyun: Uysal, ılımlı esmer kimse.
Karakuş: Kartal cinsindan kuşlara verilen genel ad.
Kartekin: Kar gibi saf, temiz kimse.
Eren: Ermiş kişi
Karabuğday: Tohumları için yetiştirilen bir yıllık bitki.
Karacan: Esmer kimse.
Karacabey: 1. Esmer bey. 2. Kahramanlığıyla ün salmış bir Türk komutanı.
Karakurt: Deneyimli esmer kimse.
Karamık: Dağlarda kendi kendine biten ve ilkbaharda çiçek açan, saçma büyüklüğünde, üzüm biçiminde meyveleri olan dikenli bir bitki, çalı. - bk. Karamuk
Karaman: 1. Esmer, kara yağız insan. 2. Güneybatıdan esen yel.
Özveren: Özveride bulunan, fedakâr kimse.
Karadoğan: Esmer olarak dünyaya gelen.
Karatün: Karanlık gece.
Karakan: Bir tür dağ ağacı.
Ayren: Gücü Mountain
Karaer: Kara yağız, esmer yiğit.
Oren: Çam
Karındaş: Kardeş.
Karaoğlan: Esmer renkli çocok.
Jaren: İsrail Jaron Modern varyant 'sevinç çığlığı.'.
Karapet: Güneş ışıklarının efendisi, güneş
Kara: 1. En koyu renk, siyah. 2. Zenci, esmer.
Karluk: Türk boylarından biri.
Karlukhan: Karluk boyunun hanı.
Karadağ: Bulutlarla kaplı dağ.
Kargın: 1. Taşkın su. 2. Bol, çok. 3. Doymuş, tok. 4. Erimiş buz ve kar parçalarının oluşturduğu akarsu. 5. Çağlayan.
Şeren: Çevik, tez canlı.
Kartay: Yaşlı, pir.
Demren: Ok, kargı gibi silahların ucundaki sivri demir. bk. Temren
Tanören: Şafak vaktinde de çalışan kimse.
Karakucak: 1. Sarılma, kucaklama, kavrama, tutuşma. 2. En eski Türk güreş biçimi.
Karaşın: Esmer.
Karabükey: Güçlü güreşçi.
Karapars: Güçlü, kuvvetli esmer kimse.
Karabatak: 1. Balıkla beslenen, gagası uzun ve sivri kara tüylü bir deniz kuşu. 2. Geleceğini düşünmeden yaşayan, savurgan.
Airen: Gücü Mountain
Karatan: Şafak sökmeden önceki alaca karanlık.
Temren: Ok, kargı gibi silahların ucundaki sivri demir.
Karakoca: 1. Saçı sakalı ağarmayan yaşlı adam. 2. Büyümeden yaşlanan kavruk ağaç.
Karabörü: İşini iyi bilen esmer kimse.
Tezveren: Çabucak veren.
Karatekin: Esmer kimse.
Ünveren: Tanınmış, ünlü kimse.
Karin: Yakın. Yakınında olan. Yakın dost. Nail olan. Hısım komşu. Kuran’da geçmektedir. (Kaf 23-27). Japonca anime ve manga serisi Naruto’da kurgusal bir karakterdir.
Karakoç: Delikanlı, yiğit esmer kimse.