İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Hanbiken isminin anlamı: Hükümdar karısı. - bk. Hanbike. Hanbiken ismi Türkçe kökenli bir Kız ismidir.
Hanbiken İsminin Anlamı Nedir? Hanbiken İsminin AnaliziHani: Mutlu, mutlu, sevinç
Hanım: Soylu kadın, bayan
Hanbeğendi: "Hanın hoşuna gitti anlamında kullanılan bir ad.
Hanzale: Zakkum. Zakkum ağacı. Ebu Cehil karpuzu denilen portakal büyüklüğünde mevyesi çok acı bir nebat. Karga kabağı diye de adlandırılır.
Hankız: Hükümdar kızı.
Hanife: Allah’ın birliğine inanan, iman eden
Hanna: Tanrı'nın Grace
Hanzade: Hükümdar çocuğu
Hansa: Kuğu.
Hannan: En merhametli, çok merhamet eden, rahmetlerin en güzelini gösteren. Rahman ve Rahîm olan ve çok merhametli olan Allah’ın isimlerinden birisi.
Terken: 1. Kraliçe. 2. Güzel kız. 3. Bir tür ok.
Ruken: Güler yüzlü, yüzü gülen.
Hanne: Hz. Meryem’in annesinin ismi. (Kaynak Bilinmiyor)
Beken: Dayanıklı, güçlü.
Hanameel: Tanrı'dan gelen lütfu, Tanrı'nın bir armağanıdır
Hanbike: Hükümdar karısı.
Hanımkız: Ağırbaşlı kız.
Hande: 1. Açılış, açılma. 2. Gülüş, gülme / alay etme, eğlenme
Handan: Gülen, şen
Hansultan: Hükümdar ve sultan.
Hanbiken: Hükümdar karısı. - bk. Hanbike
Hanüman: 1. Ev bark, ocak, yuva. 2. Ev halkı, çoluk çocuk.
Hanbegüm: Hanın karısı, hükümdar eşi
Hanalp: Yiğit, cesur hükümdar.
Hanbek: Güçlü, kuvvetli hükümdar.
Yönetken: 1. Yönetme yeteneği olan, becekli. 2. Düzenli, tertipli.
Hanedan: Peygamber, hükümdar veya devlet büyüğü gibi bir kimseye dayanan soy, büyük aile.
Diken: Kimi bitkilerin dal, yaprak, meyve kabuğu gibi bölümlerinde ve kimi hayvanların derisinde bulunan sert, sivri çıkıntı.
Hanzala: Eshâb-ı kirâmdan Hanzala hazretleri. Uhud şavaşında şehit olmuştur. Hanzala hazretleri henüz yeni evlendiği günün gecesi, Uhud harbi haberini alır almaz boy abdesti alma fırsatını bulmadan Uhuda gitmek üzere hemen sahâbenin arkasından koşmaya başlamış ve eshâbının arasına katılmıştır. Uhud Savaşı´nda şehit olmuştur.
Hanbey: Hükümdar ve bey.
Ötüken: 1. Oğuz Destanı´nda Tiyenşan dağlarıyla Orhun havzası arasında bulunduğu belirtilen, ormanlık, kutsal bölge. 2. Moğ. Yer ilahesi.
Göken: 1. Yeşillik. 2. Bir tür mantar. bk. Göğen
Draken: ejderha
Daldiken: Ağaç yetiştiren kimse.
Bayülken: Yüce, yüksek, ulu zengin kişi.
Han: 1. Eski Türklerde kağana bağlı veya kendi başına buyruk, ikinci derecede bir devlet başkanı. 2. Osmanlı Padişahlarının adlarının sonuna getirilen san.
Hanifi: Doğru, temiz, pak. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. İslamiyetten önce tek Tanrı’ya inanan.
Hananiah: Yahve kefaret
Köken: 1. Bir şeyin çıktığı dayandığı temel, biçim, neden veya yer. 2. Kavun, karpuz, kabak gibi bitkilerin toprak üstünde yayılan dalları. 3. Soy, asıl, ata.
Haniel: Tanrı'nın lütfu
Hanefi: Allah´ın birliğine iman eden.
Demirbüken: Demiri bükecek güçte olan kimse.
Ülken: "Senin yurdun, senin vatanın" anlamında kullanılan bir ad.
Eken: Toprakla uğraşan kimse.
Babken: Bige baba
Ereken: Erkenden ekim yapan kimse.
Hannibal: Değerli
Hankan: Han soyundan gelen kimse.
Hananel: Tanrı'nın uzlaştırılması
Hanan: Tanrı'nın sevgili / Hediyelik, Bağışlama, şefkat, hassasiyet
Hanani: Benim lütuf benim merhamet
Hansoy: Han soyundan gelen kimse.
Jaken: Bilge
Hanif: 1. İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı´ya inanan.