İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Şekibe isminin anlamı: Sabırlı, dayanıklı, tahammüllü. Şekibe ismi Arapça kökenli bir Kız ismidir.
Şekibe İsminin Anlamı Nedir? Şekibe İsminin AnaliziGalibe: Üstün gelen, yenen, önde gelen.
Sahibe: 1. İye, sahip. 2. Koruyan, gözeten. 3. Bir iş yapmış olan. 4. Herhangi bir niteliği olan.
Necibe: Soyu temiz, soylu.
Naibe: Vekil, birinin yerine geçen.
Taibe: Tövbe eden.
Mühibe: Korku ve saygı uyandıran.
Muhibe: Seven, sevgi besleyen, dost.
Nasibe: 1. Pay, hisse. 2. Allah’ın kısmet ettiği şey. 3. Yollara nişan için dikilen tas.
Eribe: Akıllı, zeki kadın
Şekûre: Çok şükreden.
Ragibe: 1. Rağbet eden, isteyen. 2. Bol hediye.
Vecibe: Ödev, boyun borcu, vazife.
Ratibe: 1. Sıraya koyan, tertipleyen. 2. Görev.
Tayyibe: İyi, hoş, çok temiz
Şekernaz: Çok nazlanan güzel.
Kâtibe: Kadın sekreter, kadın kâtip.
Garibe: Görülmemiş, tuhaf, şaşılacak.
Şekerpare: 1. Çok tatlı bir kayısı türü. 2. Bir tür nakış. 3. Bir tür tatlı.
Talibe: İsteyen, istekli.
Şekime: Dayanma, dayanıklılık, karşı koyma.
Münibe: 1. Allah’a yönelen. 2. Güzel yağan, yararlı yağmur. 3. Bahar.
Phoibe: Parlak;
Calibe: Kendine çeken, celbeden, çekici.
Vacibe: Yapılması gerekli olan.
Şeker: Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı.
Akibe: Korumalı
Hasibe: Kişisel değeri olan, ünlü soydan gelen
Katibe: Kadın sekreter, kadın kâtip. Kuran’da Bakara Suresi 283. ayette geçer.
Mevhibe: Allah vergisi, ihsan, bağış.
Habibe: Seven, sevgili, dost
Saibe: 1. Yanlışlık yapmayan, yanlışsız, doğru. 2. Amaca, hedefe uygun. 3. Amaca ulaşan.
Rakibe: Herhangi bir alanda üstünlük sağlamaya çalışanlardan her biri.
Şekibe: Sabırlı, dayanıklı, tahammüllü.
Nesibe: Soylu, soyu temiz.
Feribe: Aldanmış.
Lebibe: Akıllı, uyanık, zeki.
Vahibe: Bağışlayan, bağışlayıcı.
Edibe: 1. Terbiyeli, saygılı, nazik kimse. 2. Edebiyatla ilgilenen kimse.
Sakibe: 1. Döken, dökücü. 2. Dökülen.