İsminize en uygun ismi bulmak ister misiniz?
Salem isminin anlamı: Barış Mirası. Salem ismi İbranice kökenli bir Erkek ismidir.
Salem İsminin Anlamı Nedir? Salem İsminin AnaliziSalıkbike: Tavsiye edilen, beğenilen kadın.
Canözlem: Gerçekten özlenen kimse.
Nuralem: Evreni, âlemi aydınlatan ışık.
Gözlem: 1. Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve plânlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede. 2. İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede. 3. Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem. 4. Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi. 5. Bir gök cismini veya olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat.
Bezmialem: Dünya meclisi, sohbet toplantısı.
Saleema: Sağlıklı, Korumalı
Özlem: Hasret, birine ya da bir yere duyulan görme arzusu
Saliha: İyi, yarar, yetkili, hakkı olan
Buğlem: Cenneti müjdeleyen melek.Not: Anlam henüz doğrulanamamıştır.
Saltanat: Sultanlık, hükümdarlık.
Çilem: Bana ait olan çile.
Salime: Eksiksiz, sağ, sağlam
Elem: Acı, üzüntü, dert, keder.
Salwa: Teşvik, konfor, Comfort, aydınlatma
Belem: Üzerinden yol geçen tepe.
Salise: Üçüncü.
Ehlem: Bazı internet sayfalarında “selam vermek hayırlı günler dilemek” anlamlarına geldiği iddia edilmiştir ancak yanlıştır. Çünkü bu anlama gelen kelime “ehlem” kelimesi değil, “ehlen” kelimesidir. Arapça’da böyle bir kelime yoktur.
Salima: sağlıklı, sağlam
Beylem: 1. Açılmamış pamuk kozası. 2. Çiçek buketi.
Salimah: güvenli, sağlıklı
İzlem: İz bırakan
Salınbike: Salınan, nazlanan kadın.
Sallie: prenses
Salus: Sağlıklı
Salkım: 1. Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. 2. Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu. 3. Akasya.
Zelem: Kastamonu yöresine özgü bir tür lokma tatlısı. (Kaynak: Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü)
Köklem: İlkbahar
Salan: 1. Otlak, mera. 2. Dinlendirilen tarla, toprak.
Cheilem: Güç
Ünlem: 1. Ses, seda. 2. Çağrı.
Salem: Barış Mirası
Absolem: Baba barış
Saladin: imanla kurtuluş
Salâr: Başkumandan, başbuğ, önder.
Jerusalem: Barış Mirası
Salâhi: İyilikle, barışla ilgili.
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
Saltık: 1. Kendi başına var olan, bağımsız, koşulsuz, mutlak. 2. Salıverilmiş, bırakılmış, azat edilmiş, özgür.
Sal: 1. Bir tür ilkel ırmak veya deniz taşıtı. 2. Boy. 3. Yel, rüzgâr. 4. Büyük sarp kaya. 5. Kıyı, kenar.
Salis: Üçüncü.
Çelem: 1. Yiğit. 2. Şalgam.
Şahalem: Evrenin hükümdarı.
Salâhattin: bk. Selâhattin
Şehâlem: Evrenin hükümdarı.
Saltuk: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Salgur: Saldıran, saldırgan.
Saloman: Huzurlu
Salathiel: er ya da tanrı ödünç
Salam: Barış
Salih: İyi, yararlı, yetkili
Salaman: Barış
Salur: 1. Kılıç. 2. Oğuzların Üçok boyuna bağlı bir Türk kabilesi.
Saldam: Ciddilik, ağırbaşlılık.
Eylem: Bir durumu değiştirmek için gösterilen çaba.
Salmon: huzurlu, mükemmel, o ödülleri
Saltı: Gezgin, yolculuk eden.
Salık: 1. Haber, bilgi. 2. Tavsiye.
Salıkbey: Tavsiye edilen bey.
Salman: Özgür, hür
Helem: iyileşme rüyalar
Salkın: 1. Güneşsiz, serin. 2. Soğuk rüzgâr.
Salurbay: Eli kılıç tutan bey.
Sallu: Bir yüceltilmesi bir sepet
Saltukalp: Özgür yiğit.
Dilem: Gönül ilacı.
Chelem: Güç
Sala: Sırayla ekimde, köyce ekime ayrılan yer.
Caylem: Ithaf
Salâh: 1. Düzelme, iyileşme, iyilik. 2. Barış. 3. Dine olan bağlılık.
Salcan: Coşkulu, taşkın yaradılışlı, hareketli olan kimse. - bk. Selcan
Sallai: Bir yüceltilmesi bir sepet